ANAMUR'UN SESİ
"Anamur'un ve Anamurluların Buluşma Adresi ve Gerçek Sesi..."
arama   site haritası
 

 

 

 Hayat      KONYA MERAM TIP FAKÜLTESİ ÜZÜYOR

    Muayene olmak için Meram Tıp Fakültesi’nde görevli bir Profesöre gittim, tam gün yasasına takıldım. Hocalar muayene yapmıyor, araştırma görevlilerine “nöbet usulü” yardımcı oluyorlarmış. Hastane’deki bir teknisyen, “ben kendi hastamı dışarıdaki bir hastanede tedavi ettirdim. Hocalar bakmadıktan sonra dışarısı senin için daha iyi” dedi. Tanıdığım bir Profesöre, bana bir usul-yol göster deyince, “usul-yol kalmadı” yanıtını aldım. Yasaya kızıyordu.

            11/06/2012 tarihinde anamurunsesi.com yazdı.

___________________________________________________________________________   

               KONYA MERAM TIP FAKÜLTESİ ÜZÜYOR

    Muayene olmak için Meram Tıp Fakültesi’nde görevli bir Profesöre gittim, tam gün yasasına takıldım. Hocalar muayene yapmıyor, araştırma görevlilerine “nöbet usulü” yardımcı oluyorlarmış. Hastane’deki bir teknisyen, “ben kendi hastamı dışarıdaki bir hastanede tedavi ettirdim. Hocalar bakmadıktan sonra dışarısı senin için daha iyi” dedi. Tanıdığım bir Profesöre, bana bir usul-yol göster deyince, “usul-yol kalmadı” yanıtını aldım. Yasaya kızıyordu.

    Katlarda gezerken iki Profesörün kapılarının önünde muayene olmak için sıraya giren hastaları gördüm. Bu hocalar parayı değil, insanı öne çıkarmışlar, herkesi muayene ediyorlardı. Sevindim, bunlar da Profesör dedim. Tam gün yasasının verdiği sıkıntıyı Ankara’daki bir fakülte hastanesinde de gördüm. Yani bu yasa hastaları sıkıntıya sokmuş, deneyimli doktorları yedeğe almış, tıp fakültelerini hastane ve sağlık ocağına çevirmiş. Burada ne devlet, ne millet, ne tıp kazanıyor; hepsi kaybediyor. Bu yasanın üzerinde herkes yeniden kafa yormalıdır.

          Önce insan sonra doktor olmak

    Tam gün yasasıyla odalarına çekilen doktorlarımız bende, “önce insan, sonra doktor olmak gerekir” düşüncesini yarattı.

   Prof. olan doktorları devletimiz yıllarca okutmadı mı, ihtisas yaptırmadı mı, yurt dışına yollamadı mı? Hepsi oldu. Şimdi, bir yasa değişikliğine küserek parasını yediğiniz hastaları bırakmak, tıp fakültelerine olan güveni sarsmak, ilmimizi odamıza hapsetmek hangi insani değer ölçülerine sığar? Bu memlekette 6-7 yüz, 1000-1500 yüz liraya çalışan, bu paraları bile bulamayan milyonlar var. Sayın hocalarım! Demek sizlere tıbbi bilgiler verilmiş ama insani bilimler verilmemiş. Demek topluma yararlı olabilmek için sırf Dr olmak yetmiyor, insan olmak (mesleği insani açıdan uygulamak) da gerekiyor. Demek doktorluğa adım atarken sözle ettiğiniz “Hipokrat Yemini” yetmiyor, o yemini özle bütünleştirmek gerekiyor. Bu yasayla doktorsuz kalışımızı yönetici, pedagog ve sosyologlarımız iyi incelemeliler, gençlerimizi bir taraftan iyi Dr. yetiştirirlerken, bir taraftan da “iyi insan” yetiştirmek gerekiyor.

           Önce insan sonra yönetici olmak

    Tam gün yasasını “yöneticilerimiz” çıkardı. Sonra gördük ki bu yasa bizi sıkıntıya soktu; doktorlarımız teşhis ve tedavilerini askıya aldılar, odalarına çekildiler. Başta Sağlık Bakanı olmak üzere Başbakan ve bakanlar çıkaracakları yasanın hesabını iyi yapmalıydılar. Bunu yapmadılar; “biz biliriz” dediler. Demek başarılı olmak için iktidar olmak yetmiyor; biraz da sosyolog, pedagog ve psikolog olmak gerekiyor. Yanlıştan dönmek erdemdir. Yönetici ve bilim adamlarından erdemli davranışlar bekliyoruz.

            Meram Tıp’ta kapısız tuvaletler

    Meram Tıp Fakültesi’nde iken tuvalete gittim. Baktım tuvaletler kapısız (kapılar sökülmüş). Gözlerime inanamadım. Dikkatlice baktım; tuvaletlerde kapılar yok. Tabii giremedim. Bu nasıl olur derken bir vatandaşımız geldi, sıkışmış olmalı ki oturdu. Dikkat ediniz, rektörü, dekanı, bölüm başkanları Prof. olan bir hastaneden, bir eğitim-öğretim kurumundan bahsediyorum.

    Soruyorum: Siz nasıl eğitimcisiniz, nasıl hastanesiniz, kapısız tuvaletleri hiç mi göreniniz? İddiamı orada çektiğim fotoğrafla belgelendiriyorum. Bakın; fayanslar da sap sarı, temizlikte yok.

    Eskiden Ortaçağ’da, Fransa’nın Kral sarayında bile tuvaletin bulunmadığı anlatırlardı. 2012’de, bir Tıp Fakültesi’nde, Ortaçağ’ı hatırlamak pek hoş değil.

 

 

 

Yusuf DÜLGER
İlahiyatçı-Gazeteci-Yazar

  YUSUF DÜLGER'İN 2011'de YAYIMLANMIŞ YAZILARI İÇİN    TIKLAYINIZ...   

2012 Yılı Yazıları:

  -MÜCADELECİLER VE YAVUZ ARSLAN ARGUN

 -ILIMLI TEKBİR, YAĞCI MÜSLÜMAN 

-BİLGİYE KAPISINI KAPATMIŞ İKİ BAKANLIK (MEB, KÜLTÜR VE TURİZM BAKANLIĞI)

  -KENDİ KALESİNE GOL ATANLAR

  -BİR KARNEDE DÖRT HATA

 -MİLLİ EĞİTİM ÇÜRÜYOR 

 -TÜRKLERİN ARAPLAŞTIRILMASI

  -KONYA’DA 19 MAYIS

  -BUDDHA VE ATATÜRK

  -CUMHURİYET İÇİN GÜÇ BİRLİĞİ

  -ÖĞRETMEN GÖZÜYLE MİLLİ EĞİTİM-1

  -ÖĞRETMEN GÖZÜYLE MİLLİ EĞİTİM-2

  -AMERİKA KİRLİ, TÜRKLER KUŞATMADA

  -RECEP ERDOĞAN'IN YUMUŞAK KARNI

  -STRATEJİK DARBE

  -MİLLİ GÜVENLİK DERSLERİ

* * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * *

İkbal VURUCU, Mete KILIÇ, Şükrü ALNIAÇIK, Özcan PEHLİVANOĞLU Müjdat ÖZTÜRK. Birol ERTAN,Ali ERDOĞAN'ın yazıları için TIKLAYINIZ..

  KÖŞE YAZILARIMIZ DEFA OKUNDU...  ___________________________________________________________

"Anamur'un ve Anamurluların Buluşma Adresi ve Gerçek Sesi..."
ANAMUR'UN SESİ  

 
   

  Başa Dön 

Yazdır

 
 
 
Copyright © Tüm Hakları Saklıdır [Çınar Arıkan]