HOŞGÖRÜ...
-Her ne olursa, milletin kararı
başımızın üstündedir
YETMİŞ’E
KADAR YOLU VAR
Haziran
2011’de bir genel seçim yaptık. Aradan 3
ay geçmeden yeni kamuoyu araştırmaları
medyaya yansımaya başladı...
Araştırmalarda AKP oylarının artmaya devam
ettiği görülüyor. Yüzde 52-53’ler telaffuz
ediliyor.
27.03.2012 www.anamurunsesi.com yazdı.
__________________________________________________________________________
Oy gizli, haber kutsal, yorum hürdür
YETMİŞ’E
KADAR YOLU VAR
Haziran 2011’de bir genel seçim yaptık.
Aradan 3 ay geçmeden yeni kamuoyu
araştırmaları medyaya yansımaya başladı...
Araştırmalarda AKP oylarının artmaya devam
ettiği görülüyor. Yüzde 52-53’ler telaffuz
ediliyor.
Bunlar bize çok şaşırtıcı gelse de,
araştırma şirketi yöneticileri,
seçimlerden sonra, iktidar partilerindeki
artışın bir miktar daha sürmesinin normal
olduğunu söylüyorlar. Bu hep böyle
olurmuş.
x x x
Blog.milliyet yazarı Murat Kartal “Türkiye’deki
siyasî gelişmeler ve seçmen tercihini
belirleyen nedenler” başlıklı
makalesinde geniş bir tahlil yapıyor... Bu
tahlil, hem geçmişe hem de bugüne kuvvetli
bir ışık tutuyor. O makaleyi okumanızı
öneririm. Oradaki veriler çok net bir
şekilde, Türkiye’deki seçmenin üçte
2’sinin “sağ”, üçte 1’inin de
“sol” partilere oy verdiğini ortaya
koyuyor.
“Sol”dan “sağ”a, “sağ”dan
“sol”a geçişgenlik son derece
sınırlı olmaktadır...
“Sağ”; çok kısaca “milliyetçi,
muhafazakâr”, “sol” ise; “devrimci,
yenilikçi” kavramlarıyla
tanımlanabilir.
Her ne kadar, bizdeki “sağ” ve
“sol” kavramları, bilhassa 1983
seçimlerinden itibaren evrensel
tanımlamalara uymuyorsa da konumuz onu
irdelemek değil...
Konumuz; “algı” ve/veya
“alışkanlık”lara dayalı seçmen
davranışları!
x x x
66 “sağ” seçmenin 50’si, (genel
seçmenin yarısı) “merkez sağ”ı,
16-17’si ise “merkez dışı sağ”ı
tercih etmektedir.
33 “sol” seçmenin 26-27’si
“merkez sol”u, 6-7’si ise “merlez
dışı sol”u tercih etmektedir.
Bu tercihler 1983’ten sonraki bütün
seçimlerde, bariz bir şekilde kendini
göstermektedir.
Bunun en çarpıcı bir biçimde tecelli
ettiği seçimler 1991 genel seçimleri
olmuştur.
0 seçimlerde, “merkez sağ”ı temsil
eden Demirel’in DYP’si 27, Mesut Yılmaz’ın
(aslında Özal’ın) ANAP’ı 24 almıştır... Ki
toplamı 51 eder. “Merkez dışı sağ”ı
temsil eden Erbakan-Türkeş ortaklığındaki
Refah Partisi 17 oy almıştır. O seçimlerde
sağ oylar 68 civarındadır. Aynı yıl,
“sol” partiler toplam 32 oy almıştır.
91 seçimlerinde, “merkez dışı sol”,
Erdal İnönü liderliğindeki SHP çatısı
altında seçime katılmıştır.
x x x
AKP’nin 2007’de yüzde 47, 2011’de yüzde 50
oy alması bizlere son derece şaşırtıcı
gelmişti.
Yakın siyasî geçmişe bir göz atınca bu
sonuçlarda hiçbir şaşırtıcılığının
olmadığı anlaşılıyor.
Bugün “merkez sağ”ı Erdoğan’ın
AKP’si, “merkez dışı sağ”ı ise
Bahçeli’nin MHP’si; temsil etmektdir.
“Sol”u CHP, “merkez dışı sol”u
da BDP temsil etmektedir.
“Merkez sağ”da yeni ve kuvvetli bir
“LİDER” çıkmadıkça ve
antidemokratik “seçim barajı” var
oldukça; AKP %50-55, MHP de 10-15 arasında
oy almaya devam edecektir. Oyların bu
biçimde dağılımında hiçbir anormallik ve
fevkaladelik olmadığı gibi, partilerin
veya liderlerin de “başarı”sından
bahsedilemez. Bu sonuçlar tamamıyla
seçmendeki şuur altı “algı” ve
“alışkanlık”ların eseridir.
Ve AKP oylarının yüzde 70’e kadar
tırmanması bizi hiç şaşırtmayacaktır.
x x x
FAYDALI BİR BİLGİ
İleti, değerli dostum Atilla Kamar’dan
geldi. Bir gün lâzım olabilir diye
yayınlıyorum.
= Yanıklar
için tedavi YUMURTA AKI =
Bu yöntem itfaiyecilerin eğitimi sırasında
ders olarak verilmiştir.
Bir yanık meydana geldiğinde, kapsadığı
alan ne olursa olsun ilk yardım, etkilenen
alanı sıcaklık azalıncaya ve deri
tabakalarını yakmayı bırakıncaya kadar
soğuk suyun altına tutmak ve sonrasında bu
bölgeye yumurta akı uygulamaktan
oluşmaktadır.
Bir kimsenin elinin büyük bir kısmı kaynar
su ile yandığında, duyduğu büyük acıya
rağmen elini soğuk su musluğunun altına
tutmuş ve sonrasında 2 yumurta kırmış,
aklarını ayırmış ve çırpmış ve elini içine
daldırmıştır. Eli o denli yanmış
durumdadır ki yumurta akı uygulanır
uygulanmaz derisi kurumuş ve yumurta akı
bir film tabakası oluşturmuştur.
Daha sonra bu kişi yumurta akının doğal
bir kollajen (bir tür albüminoid) olduğunu
öğrenmiş ve en az bir saat boyunca eline
tabaka üzerine tabaka gelecek şekilde
yumurta akı uygulamıştır. Öğleden sonra
hiçbir acı duymaz olmuştur. Ertesi sabah
yanık bölgesinde nerdeyse belirsiz bir
kırmızımsı leke kalmıştır.
Elinde sürekli ve feci görünüşlü bir yara
izi kalacağını düşünürken 10 gün sonra
geride hiçbir yanık izi kalmamış ve hatta
deri eski normal rengine yeniden
kavuşmuştur!
Yanan bölge yumurta akında mevcut ve
aslında vitamin dolu bir plasenta (etene)
olan kollajen sayesinde tamamen
yenilenmiştir.
İsmail
Hakkı CENGİZ
hacengiz@gmail.com
İSMAİL HAKKI CENGİZ
2011 YAZILARI ARŞİVİ İÇİN
TIKLAYINIZ...
YAZARIMIZ İSMAİL HAKKI CENGİZ'İN
SİTEMİZDE YAYIMLANAN
YAZILARI (2012)
-İKTİDARIN
GÖNÜLLÜ MUHAFIZLARI
-KÜSTAHLIK, KÜFÜR, ÖMÜR
-BABANIN
GÖZÜ “DİKTATÖR”!
-AÇLIK SINIRIYLA AMERİKAN ASKERİNİN BİR
ALAKASI VAR MI?
-26
ŞUBAT’TA TAKSİM’E
-FENERBAHÇE: HUKUKA SAYGILIYIZ-KARARDAN
KAYGILIYIZ
-MUHALEFET
ETMEK ZORUNDA MIYIZ?
-DİNDAR BİR
NESİL, GERÇEKTEN BÜYÜK İHTİYAÇ
-AVRUPA’YA EKONOMİ DERSİ
-YUMURTA
“SİLAH” SINIFINDAN ÇIKARILMALI
-VİCDANLAR
(!) İSYANDA
-HÜKÜMET, KONAĞI VE YANGIN MERDİVENİ
-ASKERİYE’NİN ŞEREF VE HAYSİYETİ
-Vekiller
Yerden Göğe Kadar Haklı
-YILIN İLK
ANKETİ
-AKŞAM YEMEĞİNİ “AĞIR” YİYİN |
YAZARIMIZ İSMAİL HAKKI CENGİZ'İN
SİTEMİZDE YAYIMLANAN
YAZILARI (2012)
-DÜŞMANDA
İMKÂN VAR, MEHMET’TE ÎMAN
-VOLKAN
PATLADI,KORKU DUVARI ÇATLADI
-İŞÇİ, ESNAF VE ÇİFTÇİNİN “İNTİBAK”I,
MEMURUN ZAMMI
-İPLER KİMİN ELİNDE (İDİ)?
-“KORKUNÇ İDDİA”LAR
-“ÖZEL”YETKİ,“ÖZEL” KUVVETLER,“ÖZEL”
HAREKAT,“ÖZEL”ÖRGÜT
-TÜRKİYE
SURİYE’YE GİRECEK Mİ?
-KUL HAKKI VE İKTİDAR
-RUHUMUZ ESİR
-MEHMET
ALTAN: TEK PARTİ REJİMİNDEN FARKI NE?
-AMERİKA’NIN
NİYET VE MAKSADI NE?
-EKONOMİK
KRİZ YOLDA MI?
-VİCDAN,
CÜZDAN, BİZDEN
-KÜÇÜK AMERİKA MI, BÜYÜK TÜRKİYE Mİ?
-PEKİ,
SİZİN İSTİHBARATINIZ NEDİR?
-ABDULLAH GÜL’ÜN GÖREV SÜRESİ KAÇ YIL?
-"GAZETECİLER", GAZETECİ DEĞİLMİŞ! |
|
YAZILAR
BÖLÜMÜ |
|
DEFA OKUNMUŞTUR |
"Anamur'un ve Anamurluların Buluşma
Adresi ve Gerçek Sesi..."
ANAMUR'UN SESİ
|