DİĞER
TARIM
ÜRÜNLERİ
(YER FISTIĞI, BADEM,
PATLAMIŞ MISIR, CEVİZ)
YER
FISTIĞI
Vikipedi, özgür ansiklopedi
Bilimsel Sınıflandırma
|
Alem
|
Plantae
|
Bölüm
|
Magnoliophyta
|
Sınıf
|
Magnoliopsida
|
Takım
|
Fabales
|
Familya
|
Fabaceae
|
Alt Familya
|
Faboideae
|
Oymak
|
Aeschynomeneae
|
Cins
|
Arachis
|
Tür
|
A.Hypogaea
|
Binominal Adı
Archis Hypogaea
|
Yer fıstığı (Arachis
hypogaea), baklagiller (Fabaceae)
familyasından tohumlarında %45-60
oranında yağ, %20-30 oranında protein,
%18 oranında karbonhidrat, vitaminler ve
madensel maddeler içeren, özellikle yağ
sanayi ve çerez yapımı başta olmak
üzere, sapı kuru ot ve kabuğu da çeşitli
şekillerde değerlendirilen değerli bir
bitkidir.
Üretimi ve özellikleri
Yer fıstığının gen merkezinin Güney
Amerika olduğu, buradan Avrupa ve
Asya'ya yayıldığı tropikal, tropik altı
ve sıcak iklim koşullarında yetiştiği
bilinmektedir.
Yer fıstığının Türkiye'ye ne zaman ve
nasıl girdiği kesin olarak bilinmemekle,
ilk olarak Trakya ve oradan Ege, Akdeniz
ve Güneydoğu Anadolu bölgelerine
yayıldığı sanılmaktadır. Güney
bölgesinde yer fıstığının ilk ekildiği
yerin anamur olduğu aktarılmaktadır.
Yer fıstığı baklagil bitkisi olmasından
dolayı, havanın serbest azotunu toprağa
bağlayarak kendinden sonra gelen bitkiye
azot ve organik madde depolayan önemli
bir bitkidir.
Ülkemizde yer fıstığı son yıllarda
yaklaşık 34.000 ha alana ekilmekte ve
80.000 ton ürün kaldırılmaktadır.
Ortalama 235 kg/da ürün alınmaktadır.
Yer fıstığının 32 türü tespit
edilmiştir; bunların bir kısmı tek
yıllık, bir kısmı ise çok yıllıktır. Yer
fıstığı ekimden 7-8 gün sonra
çimlenmekte, 40-50 gün sonra
çiçeklenmektedir. Çiçeklenmeden 60 gün
sonrada ilk meyve oluşmaktadır.
İklim ve ekimi
Gelişme süresi düz ve çatallanan
çeşitler için 90-115 gün, zıt çatallanan
çeşitler için ise 120-140 gündür. En
uygun gelişme için istenen ortalama
sıcaklık 22-28ºC derecedir. Çimlenme
20ºC altında gecikir. Çimlenebilmesi
için en az 12-13ºC'de olması gerekir.
Sıcaklık 25ºC'ye yaklaştıkça çimlenme
7-8 günde tamamlanır.
Yer fıstığının goniforlarının toprağa
kolayca girmesi için toprağın devamlı
rutubetli olması gerekir. Yetişme
periyoduna dağılmış 500-600 mm yağış
bitkinin yetişmesi için yeterli
gelmektedir.
Yer fıstığı için en uygun toprak iyi
drene olmuş, gevşek yapılı, kumlu-tınlı,
kalsiyumca zengin, organik maddesi orta
derece olan ve taban suyu fazla yüksek
olmayan topraklardır. Bunun dışındaki
koşullarda verim düşer.
Ekim alanı iyi hazırlanmalı, ekimden
önce 3-4 senede bir olmak üzere 90 cm
derine taban patlatması yapılarak kök
gelişmesini engelleyen sert tabaka
kırılmalıdır. Toprak yapısına ve
çeşidine göre 75-90 cm sıra aralığında,
5-9 cm derine, 15-20 cm sıra üzerinde
olacak şekilde ekilir. 10 Nisan - 20
Mayıs tarihlerinde birinci ürün olarak
ekilir. İkinci ürün olarak ise buğday
hasadından hemen sonra yapılır.
Gübreleme
Yer fıstığı diğer besin maddelerine
kıyasla topraktan fazla miktarda azot,
potasyum ve kalsiyum kaldırır.
Yer fıstığı yaklaşık 25 kg/da saf azotu
toprağa bağlar. Bunun yaklaşık %60-70ini
bitki kullanılır. Zengin bir toprak
bırakır. Ekim esnasında toprağa 5-7
kg/da saf azot, 4-5 kg/da fosfor, 4-5
kg/da potasyum verilir. İhtiyaç
durumunda bunlar artırılır.
Sağlıklı kabuk oluşumu, boş olmaması ve
iç dolgunluğu için yumruların büyüdüğü
üst topraktan, bitkinin 30-60 kg/da
kalsiyum kullanılması gerekir. Eksik ise
verilmesi gerekir. Gelişme süresi düz ve
çatallanan çeşitler için 90-115 gün, zıt
çatallanan çeşitler için ise 120-140
gündür. En uygun gelişme için istenen
ortalama sıcaklık 22-28ºC derecedir.
Çimlenme 20ºC altında gecikir.
Çimlenebilmesi için en az 12-13ºC'de
olması gerekir. Sıcaklık 25ºC'ye
yaklaştıkça çimlenme 7-8 günde
tamamlanır.
Yer fıstığının goniforlarının toprağa
kolayca girmesi için toprağın devamlı
rutubetli olması gerekir. Yetişme
periyoduna dağılmış 500-600 mm yağış
bitkinin yetişmesi için yeterli
gelmektedir.
Yer fıstığı için en uygun toprak iyi
drene olmuş, gevşek yapılı, kumlu-tınlı,
kalsiyumca zengin, organik maddesi orta
derece olan ve taban suyu fazla yüksek
olmayan topraklardır. Bunun dışındaki
koşullarda verim düşer.
Ekim alanı iyi hazırlanmalı, ekimden
önce 3-4 senede bir olmak üzere 90 cm
derine taban patlatması yapılarak kök
gelişmesini engelleyen sert tabaka
kırılmalıdır. Toprak yapısına ve
çeşidine göre 75-90 cm sıra aralığında,
5-9 cm derine, 15-20 cm sıra üzerinde
olacak şekilde ekilir. 10 Nisan - 20
Mayıs tarihlerinde birinci ürün olarak
ekilir. İkinci ürün olarak ise buğday
hasadından hemen sonra yapılır.
Sulama
Sulama, üstün verim için önemli bir
üretim faktörüdür. Aynı zamanda toprağın
çoraklaşmaması ve korunması açısının da
bilgi gerektiren bir uygulamadır. Sulama
zamanının ve bir sulamada verilmesi
gereken su miktarının bilinmesi için
bitki gelişme ve kritik dönemlerinin iyi
bilinmesi gerekir.
Gelişme dönemleri
Başlangıç dönemi (10-20 gün), vejetatif
gelişme dönemi (25-35 gün), çiçeklenme
dönemi (30-40 gün), ürün oluşum dönemi
(30-35 gün) ve olgunluk (hasat) dönemi
(10-20 gün) şeklinde bölümlendirilir.
Kritik sulama dönemleri
Çiçeklenme dönemleri, su kısıntısına
karşı en duyarlı dönemdir. Bunun ürün
oluşum dönemi izler. Genel olarak,
vejetatif dönemdeki su kısıntısı
çiçeklenmenin ve hasadın gecikmesine,
ürün miktarının düşmesine neden olur.
Çiçeklenme dönemindeki su kısıntısı
çiçek dökülmesine ve tozlaşmanın zayıf
olmasına neden olur. Ürün oluşum
dönemindeki su kısıntısı kabuk içinin
dolmasını zayıflatır veya engeller. Ürün
oluşumunun erken dönemlerinde, yani
yumru teşekkülü esnasında genellikle
bitki su eksikliğine karşı duyarlıdır.
Olgunluk döneminde su tüketimi azalır.
Sulama uygulamaları
Yer fıstığının mevsimlik su tüketimi
500-700 mm arasındadır. Yağmur ile
karşılanamayan kısım sulama ile verilir.
Bir takım pratik deneyimlere göre, ilk
sulama genellikle çiçeklenme başladıktan
sonra yapılmalıdır. Erken sulama kök
sisteminin zayıf ve gövdenin
irileşmesine neden olur ve susuzluk
belirtisi çabuk görülür. Çiçeklenme ve
meyve bağlama döneminde su tüketimi
maksimuma ulaşır. Bu dönem suya karşı
duyarlı bir dönemdir. Yer fıstığı
tarımında su yetmezliği varsa çiçeklenme
ve ürün oluşum dönemlerinde su kısıntısı
yapılmaması gerekir.
Sulama aralıkları toprak bünyesine göre
değişir. Tınlı toprakta 6-14 gün, killi
topraklarda 21 güne kadar çıkar. Sulama
aralığının çiçeklenme döneminde kısa
tutulması, toprağın kullanılabilir nem
düzeyinin %40'tan aşağı inmemesi
gerekir. Bitki sulama ile desteklendiği
zaman en uygun zaman çiçeklenme
zamanıdır. Yerfıstığı için en iyi sulama
sistemi yağmurlama sulamadır.
Yer fıstığı üretiminde çapalama,
ilaçlama gibi diğer üretim faktörleri de
önemlidir. Hasat, ayrı önemi olan bir
konudur. Bunlarında usulüne göre
zamanında yapılması emeğin karşılığının
alınması için önemlidir.
Gıda endüstrisindeki önemi
Yer fıstığı daha çok çerez olarak
tüketilmektedir. Bu amaçla yerfıstığı
tohumları ya dış kabuk kırılmadan ya da
kabuk kırılıp tohumlar ayrıldıktan sonra
kavrulup çiğ fıstık tadı giderilmiş ve
aynı zamanda dayanıklılığı arttırılmış
olarak tüketime sunulur.
Yer fıstığı tohumunda yağ oranının çok
yüksek olması yer fıstığının birçok
yağlı tohumlar arasında bitkisel yağ
üretimi bakımından önemli bir yer
almasını sağlar. Yer fıstığı yağının
tadı güzel olup, rengi açık, görünüşü
berrak ve yüksek sıcaklık derecelerine
karşı oldukça dayanıklıdır. İçinde doğal
halde bulunan antioksidan maddelerden
dolayı kızartıldıktan sonra bir süre
saklanacak olan gıda maddeleri için
özellikle tercih edilir. Yer fıstığı
yağı yüksek oranda oleik asit içermesi
nedeniyle gerek fiziksel özellikleri ve
gerekse besin değeri bakımından çeşitli
bitkisel yağlar içinde zeytinyağına en
yakın bitkisel yağ olarak tanımlanır.
Yer fıstığı tohumundan yağ elde
edildikten sonra arta kalan küspe üstün
bir protein kaynağıdır. Yer fıstığı
küspesinden sağlanan proteinin besin
değeri yüksek olduğundan çeşitli çocuk
mamalarının hazırlanmasında ve proteince
yeterli olmayan gıda maddelerinin
protein değerinin yükseltilmesinde
yararlanılır.
Yer fıstığı az miktarlarda da olsa
çeşitli tatlı ve şekerlemelerin içinde
veya üzerinde de kullanılmaktadır.
Yer fıstığı özellikle Amerika Birleşik
Devletleri'nde yer fıstığı ezmesi
şeklinde tüketilmektedir. Amerikan
toplumunun yer fıstığının beslenme
değeri konusunda aydınlatılmış olması ve
yer fıstığı tüketiminin sağlamış olduğu
bazı kolaylıklar nedeniyle bir saatte
8-10 ton yer fıstığını ezmeye çeviren ve
tam gün çalışan büyük tesislerin
kurulmasını zorunlu kılmıştır.
Yer fıstığı ezmesinin bir toplumda
aranılan bir gıda maddesi olabilmesini
sağlayacak özelliklerden başlıcaları
olarak tadının güzel oluşu nedeniyle
yalın halde ve diğer gıda maddeleri
içine katılarak tüketilebilmesi,
tüketime hazır halde bulunması ve
mikrobiyolojik bozulmalara karşı
dayanıklı ve bu nedenle de muhafazasının
kolay olması sayılabilir.
Tohumu
Yer fıstığı tohumu, tohum kabuğu ile
kaplanmış iki adet kotiledon ve bir adet
embriyodan oluşur. Ağırlık esasına göre
kotiledonlar yer fıstığı tohumunun
ortalama %93'ünü oluştururken, bu
oranlar tohum kabuğu ve embriyo için
sırasıyla %4 ve %3 kadardır.
Herhangi bir işleme tabi tutulmamış çiğ
yer fıstığı tohumunda nem oranı %5-7
arasında değişir. Tohumların kavrulması
ile bu oran yaklaşık %2'ye düşürülürken,
aynı zamanda yer fıstığı tohumlarının
küflenme yoluyla bozulmaları,
bayatlamaları ve tadındaki acılaşma da
önlenmiş olur.
Yer fıstığı tohumunun yağ içeriği çeşit
özelliklerine bağlı olarak değişmekle
beraber ortalama %50 civarındadır. Bu
yağın yaklaşık tümünün kotiledonlarda
bulunduğu söylenebilirse de gerek tohum
kabuğunun ve gerekse embriyonun az
miktarda yağ içerdikleri de
bilinmektedir.
Yer fıstığı tohumunda bol miktarda
riboflavin, tiyamin, nikotinik asit ve E
vitamini bulunur. Yer fıstığı
tohumundaki A, C ve D vitaminlerinin
miktarı yok denecek kadar azdır. Bu
nedenle yer fıstığı tohumundan yapılan
işlenmiş ürünlere eksik olan
vitaminlerin dışardan katılması yarar
sağlar. Kavurma işlemi sırasında
tiyamindeki azalmaya karşılık niyasin,
kolin ve riboflavin miktarlarında önemli
bir değişme olmaz.
Alıntı:
http://tr.wikipedia.org/wiki/Yer_f
'dan alındı
BADEM
Vikipedi, özgür ansiklopedi
Bilimsel Sınıflandırma
|
Alem
|
Plantae (Bitkiler)
|
Bölüm
|
Magnoliophyta (Kapalı Tohumlar)
|
Sınıf
|
Magnoliopsida (İki Çenekliler)
|
Takım
|
Rosales
|
Familya
|
Rosaceae (Gülgiller)
|
Alt Familya
|
Prunoideae
|
Cins
|
Prunus
|
Alt Cins
|
Amygdalus
|
Tür
|
P. Dulcis
|
Binominal Adı
Prunus Dulcis (Mill.) D.A. Webb
|
Badem (Prunus dulcis), gülgiller
(Rosaceae) familyasının Prunoideae alt
familyasından meyvesi yenebilen küçük
bir ağaç türü. Badem bu ağacın
meyvesidir. Şeftali ile birlikte
Prunus'un alt cinsi Amygdalusun içinde
yer alır.
Prunus cinsinin diğer üyelerinin
(örneğin erik ve kiraz) aksine meyve
tatlı, etli dış çevreye sahip değildir.
Bunun yerine derimsi bir örtü ile
kaplıdır ve bunun içinde, sert bir kabuk
ile kaplı, yenilebilir çekirdek kısmı
bulunur. Bu kısım kuru yemiş olarak
tüketilir.
Morfolojik Özellikleri
Ağaç güneybatı Asya'ya özgüdür. Kültüre
alınmış formu İngiliz adalarına kadar
kuzeyde yetiştirilebilir. Küçük bir
ağaçtır, 4-9 m uzunluğuna ulaşır.
Mızraksı yapraklar yaklaşık 6-12 cm
uzunluğunda olup kenarı dişlidir.
Çiçekler genelde beyaz veya açık pembe,
5 taç yapraklı ve 3-5 cm çapındadır.
Yapraklardan önce erken ilkbaharda açar.
Köken ve tarih
Bademin yabani formu Akdeniz bölgesi'nde
Suriye, Lübnan, İsrail ve Ürdün'de
yetişir. Bademler tarımsal olarak ilk
kez burada yetiştirilmiş olmalıdır.
Yetiştirilme ve kültüre alınmasından
önce, yabani bademler yiyecek olarak
toplanır ve büyük ihtimalle
toksisitelerini kavurma benzeri yollarla
arındırılırlardı. Kültürü alınmış
bademler Yakın Doğu'da Erken Tunç
Çağı'nda (ya da kısa bir süre daha
öncesinde) ortaya çıkmıştırlar.
Arkeolojik açıdan badem, Tutankhamon'un
kabrinde (yaklaşık M.Ö 1325) bulunan
meyvelerdendir.
Ekolojik istekleri ve üretim
Global badem üretimi yaklaşık 1,5 milyon
tondur. Yunanistan, İran, İtalya, Fas,
Portekiz, İspanya, Suriye, Türkiye ve
ABD ana üreticilerindendir.
Sıcak, ılık iklim ister, kurağa çok
dayanır. Nemli havadan, soğuk rüzgardan
hoşlanmaz. İlkbaharda erken çiçek açtığı
için, geç gelen kırağılarda çiçekleri
donar, meyve yapamaz.
Badem daha çok aşıyla yetiştirilir. Bazı
çeşitleri tohumla da ürer. Fidanlar 3-4
yaşında meyveye yatar. 40-50 yıl ömrü
vardır. Olgunlaşan meyvelerin dış kabuğu
kurur ve açılır. Kendiliğnden yere
düşenler toplanır.
Badem çeşitleri
• Diş bademi:
Yarı yumuşak kabukludur.
Meyvesi iri; kabuğu delikli, kalınca
yumuşak ve sarıdır. Dişle kolay kırılır.
İçi yassı, geniş ve tatlıdır. Eylül'de
olgunlaşır.
• Taş bademi: Meyvesi orta iri, kabuğu
sarı ve serttir. Zor kırılır. İçi
dolgun, tatlı ve dayanıklıdır. Ekimde
olgunlaşır.
• Nurlu bademi: İlk olarak 80'li
yıllardan sonra badem üretimiyle Datça
yarımadasının uç bölgelerinde
bulunmuştur. Kabuğu sert, meyvesi
bilinen örneklerden daha iri ve
tatlıdır. Ağustosta diğer cinslerine
göre 15 gün geç olgunlaşır.
• Gababağ:
Nurlu bademinden daha
küçüktür ve görüntüsü şeftali
çekirdeğini andırmaktadır. Ağustosta
olgunlaşır.
• Acıpayam: Meyvesi daha küçük ve
şeftali çekirdeği gibi acıdır.
Genellikle badem yağı üretiminde
kullanılır. Ağustosta olgunlaşır.
• Şeytan payamı:
Çok küçük olması ve
meyvesi çıkarılırken kabuğunu kıran
kişiyi çok uğraştırması sebebiyle bu
ismi almıştır. Fındık büyüklüğündedir ve
tatlıdır. Ağustosta olgunlaşır.
Kullanımı
Çağlası, meyve içi çerez olarak yenir;
şekerlere, pastalara konur. Ayrıca ikisi
arasında taze iç badem olarakta
tüketilmektedir. Yağı sanayide
kullanılır. Bademin bileşiminde %54 yağ,
%16,9 nişasta vardır. Madensel tuz ve
vitamince zengindir.
Faydası
Böbrek, mesane ve üreme yolu
iltihapları, akciğer hastalıkları ve
zihin yorgunluğunun giderilmesinde
etkilidir.
Kaynak
Alıntı:
http://tr.wikipedia.org/wiki/'dan
alındı
PATLAMIŞ
MISIR
Vikipedi, özgür ansiklopedi
Patlamış Mısır Yağsız Besin Değeri (100 g Başına)
|
Enerji 380 kcal 1600 kj
|
Karbonhidratlar
|
78 g
|
Yağ
|
4 g
|
Protein
|
12 g
|
Tiyamin (Vitamin B1) 0.2 mg
|
15 %
|
Riboflayin (Vitamin B2) 0.3 mg
|
20 %
|
Demir 2.7 mg
|
22 %
|
Bir su bardağı 8 grama denk
gelir.
Oranlar yetişkinler için
alınması önerilen oranlardır.
|
Patlamış mısır mısır çekirdeklerinin ısı
etkisiyle patlayarak şişmesi sonucu elde
edilen ve çerez olarak yenen bir
yiyecektir. Her mısır türü patlatılmaya
uygun değildir. Bazı mısır türleri özel
olarak patlamış mısır üretmek için
yetiştirilir.
Besin değeri
Mısır, buğdaygiller ailesinden gelir.
Mısırın vatanının Orta ve Güney
Amerika'da olduğu tahmin ediliyor.
Meksika'da bir mağarada 5000 yıllık
mısır ve mısır koçanları bulunmuştur.
Zevkle tükettiğimiz ve bir çok alanda
kullandığımız mısır bitkisi yağ
bakımından zengindir. Ayrıca bileşiminde
bol miktarda karbonhidrat bulunmasından
dolayı enerji verici bir besindir ve de
bileşiminde su, mineral, protein, yağ
gibi temel besinleri de bulundurur.
Hazırlanması
Patlatılmaya uygun mısır taneleri
Mısır taneleri ısıtıldıklarında
bileşiminde bulunan su biraz sonra
buharlaşmaya başlar, buharlaşan su
genleştikten sonra mısır taneleri
birbirine sığmaz olur. Bir süre sonra
sıcaklığın artmasıyla ve su buharının
zorlamasıylada kabuk yarılır. Su buharı
da dışarı çıkmaya başlar ve su buharıyla
birlikte mısır tanesinin bileşiminde
bulunan nişasta, protein gibi diğer
besin maddeleri de dışarıya çıkar. Besin
maddelerinin dışarı çıkması ile nişasta
ve protein beyazlaşmaya başlar.
Beyazlaştığı süreyi tamamlatınca
patlamış mısır haline döner.
Kültürel önemi
Mısır evlerde ateş üzerinde ve yağ
içinde patlatılır. Ticari amaçla
patlamış üretmek için ise özel mısır
patlatma cihazları kullanılır. İlk mısır
patlatma cihazı ABD'nin Şikago kentinde
1885 yılında Charles Cretors tarafından
icat edilmiştir. 1912 yılından beri
patlamış mısır ABD'de sinema ve spor
salonlarının vazgeçilmez çerezi haline
gelmiştir.
Kaynak
Alıntı:
http://tr.wikipedia.org/wiki/Patlam'dan
alındı
CEVİZ
Vikipedi, özgür ansiklopedi
Bilimsel Sınıflandırma
|
Alem
|
Plantae
|
Bölüm
|
Magnoliophyta
|
Sınıf
|
Mağnoliopsida
|
Takım
|
Juglandales
|
Familya
|
Juglandaceae
|
Cins
|
Juglans L.
|
Ceviz (ya da koz), cevizgiller (Juglandaceae)
familyasından Juglans cinsinden tek
tüysü yaprakları karşılıklı dizilmiş ve
aromatik kokulu ağaç türlerinin ortak
adı.
Kışın yaprağını döken ağaçlardır. Genç
sürgünlerin özü bölmelidir. Tomurcuklar
az sayıda pullarla örtülmüştür.
Yaprakçıkların kenarları bazı türlerde
ince dişli, bazılarda ise düzdür (tam
kenarlı). Yaprakçık sayısı türlere göre
(3) 5-23 arasında değişir.
Çiçekler bir evciklidir. Erkek çiçekler
bir önceki yılın sürgünlerinde yan
durumlu, aşağıya sarkan kedicik halinde
kurul oluşturur. Kurullar
dallanmamıştır. Her bir erkek çiçeğin 1
brahte, 2 brahtecik ile 3-4 loplu bir
çevre yaprağı (çanak) vardır. Etamin
sayısı 7-105 dir.Dişi çiçekler ise yeni
sürgünlerin ucunda terminal (tepede)
durumlu dik duran 2-8 çiçekli fakir
kurullar oluşturur. Dişi çiçeğin de 1
brahte, 2 brahtecik, 4 loplu çevre
yaprağı vardır. Bunlar ovaryumla
kaynaşmıştır, yalnız uçları serbesttir.
Ovaryum alt durumludur; etli kalın 2
stigması oldukça gelişmiştir.
Sonbaharda olgunlaşan büyük çekirdekli
sulu meyvenin iç kısmı 2 bölmeye
ayrılmıştır. Tohum 2 loplu, yağlı ve
lezzetlidir.
Odununun özü koyu, dış kısmı açık
renkli, ağır ve güzel cila kabul eden
odunları vardır.
Türler
• Seksiyon Juglans. Yapraklar büyük
(20-45 cm) ile 5-9 geniş yaprakçıklı,
saçsız, kenarları tamdır. dunu serttir.
Güneydoğu Avrupa ile Asya.
o Adi ceviz (Juglans regia) (J. duclouxiana, J. fallax,
J. orientis) Türkiye.
o [Adilcevaz Cevizi][1] - Bitlis Adilcevaz
o [Aşılı Kaman Cevizi][2] - Kaman cevizi
• Seksiyon Rhysocaryon. Yapraklar büyük
(20-50 cm) ile 11-23 ince yaprakçıklı,
ince tüylü, kenarı dişlidir. Odunu
serttir. Kuzey Amerika, Güney Amerika.
o Arjantin cevizi (Juglans australis) (J. boliviana)
o Brezilya cevizi (Juglans brasiliensis)
o Kaliforniya cevizi (Juglans californica)
o Hinds cevizi (Juglans hindsii)
o Nuevo Leon cevizi (Juglans hirsuta)
o Jamaika cevizi (Juglans jamaicensis) (J. insularis)
o Arizona cevizi (Juglans major) (J. arizonica, J.
elaeopyron, J. torreyi)
• Juglans major var. glabrata
o Teksas cevizi (Juglans microcarpa) (J. rupestris)
• Juglans microcarpa var. stewartii
o Meksika cevizi (Juglans mollis)
o And Dağları cevizi (Juglans neotropica) (J. honorei)
o Kara ceviz (Juglans nigra)
o Juglans olanchana
o Peru cevizi (Juglans peruviana)
o Juglans soratensis
o Guatemala cevizi (Juglans steyermarkii)
o Venezuela cevizi (Juglans venezuelensis)
• Seksiyon Cardiocaryon. Yapraklar çok
büyük (40-90 cm) ile 11-19 geniş
yaprakçıklı, yumuşak tüylü, kenarları
dişlidir. Odunu yumaşaktır. Kuzeydoğu
Asya, doğu Kuzey Amerika.
o Japon cevizi (Juglans ailantifolia) (J. cordiformis,
J. sieboldiana)
o Boz ceviz (Juglans cinerea)
o Çin cevizi veya Mançurya cevizi (Juglans mandschurica)
J. cathayensis, J. formosana, J.
hopeiensis, J. stenocarpa)
Hibridler (melezler)
• Juglans x bixbyi J. ailantifolia x J.
cinerea
• Juglans x intermedia J. nigra x J.
regia
• Juglans x notha J. ailantifolia x J.
regia
• Juglans x quadrangulata J. cinerea x
J. regia
• Juglans x sinensis J. mandschurica x
J. regia
• Juglans x paradox J. hindsii x J.
regia
• Juglans x royal
J. hindsii x J. nigra
Bilecik cevizi ince kapuğu, beyaz içi,
hastalıklara ve donlara dayanıklı
çeşitler ile Gölpazarı kümbet çevresinde
yetiştirilmeye başlanmış ve yoğun alıcı
ilgisi ile karşılaşmıştır.Bilecik kümbet
köyü en uygun toprak yapısına sahip bir
bölgedir.
Alıntı:
htedia.org/wiki/Ceviz
Ceviz ağacı (
Koz ) : Uzun ömürlü; gövdesi
kalın, kerestesi ve meyvesi değerli ulu
bir ağaçtır. Yemişi nişastalı ve
yağlıdır. Hekimlikte; yaprakları,
meyvesinin üzerindeki yeşil kabukları ve
yağı kullanılır. Bir çok çeşidi vardır.
Kullanıldığı
yerler
Yaprakları ve kabukları ile hazırlanan
ilaçlar kanı temizler, kansızlığı
giderir. İshal ve dizanteriyi keser.
Verem ve şeker hastalığında hem
besleyici, hem de tedavi edicidir.
Kadınlarda görülen beyaz akıntıyı keser.
El ve ayak donuklarında, deri
çatlaklarında faydalıdır. Saç ve elleri
boyamakta da kullanılır. Çok kuvvetli
bir besin olduğundan fazla yememelk
gerekir. Cevizyağı, raşitizm ve sıracada
faydalıdır. Kabızlığı giderir. Bağırsak
solucanlarını düşürür. Derinin yanmasını
önler.
Alıntı: http://tabimder.com/index.php?
|