FOLKLOR
FOLKLORA
GENEL
BAKIŞ
Folklor bilindiği gibi bir bölgede
yaşayan halkın yaşama biçimi, gelenek,
görenek, töre, zevklerini, neşesini,
kederini, kısaca mazisinden gelen ve
kendi arkasından gelen nesle aktardığı
ve atiye ulaşmasını sağladığı halk
bilimidir.
Türkülerden, ağıtlardan, manilerden,
halk masallarından, tekerleme, atasözü,
yöre oyunları, çalgılarından tutun da;
insanların giydiği giyeceklerden,
yaptığı el sanatlarından ve halk
ilaçlarından, büyüklere ve küçüklere
davranışlara, misafir ağırlamaya,
gelenek ve göreneklere, sanat anlayışı,
ev sistemi ve evlerin düzenlenmesine
kadar her şey folklorun içinde yer alır.
Kısa tarifi ile folklor; halk bilimi
demektir.
Folklor bir milletin, bir yörenin
hafızasıdır. Bu hafıza gelecek nesillere
ışık tutar, bilgiler aktarır. Mazide
yaşananların acı ve tatlı yanları zaman
içinde gelişiyor, bir hatıra olarak
canlanıyor. Ama yaşandığı dönemdeki
toplumun yaşama biçiminden de derin
izler taşıyor.
Anamur yöresi, Anamur’a gelen Oğuz
ailesi Oğuzların Üç Oklar Boyunun
Denizhan koluna dayanır. Bunlar Gülnar
üzerinden gelerek yerleşmişlerdir.
Yörüklerin bir kısmı Afganistan’da
yaşayan Türk Bakşi aşiretinin bir kolu
olarak da Anamur’a gelip yerleşmiştir
(Bahşiş köyleri). Büyük Yiva ve Küçük
Yiva boyları da Anamur’a gelen Oğuz
Yörükleri arasındadır.
Anamur, Selçuklu Hükümdarı Alaaddin
Keykubat tarafından görevlendirilen
Mübarezeddin Ertokus Bey tarafından 1228
yılında fed edilmiş olan bir Türk ve
Türkmen yurdu olarak bugünlere
gelmiştir.
Bugün için sahil kesimler asıl
kültürden, yaşantıdan, folklordan az
izler taşırken dağ ve Yörük köylerine
doğru gidildikçe maziden aktarılan
folklorun derin izlerine rastlanır.
Anamur folklorunu biz genelde
Yörük
folkloru
olarak ele almakta ve bu
çerçevede değerlendirmekteyiz, ancak
günümüzde yerleşik hayatın başlaması ile
popüler kültüründe bir hayli
yaygınlaşmış olduğunu gözden uzak
tutmamak gerekir.
Popüler kültürde
kalıcılık yoktur. Günübirlik yaşanır ve
bir müddet sonra kaybolur ve yeni
arayışlar başlar. Maziden gelen
folklorik kültür
ise hiçbir zaman
kaybolmaz, hep özlemle gururla
kendisinden söz ettirir.
Biz sizlere sosyal ve kültürel hayattan,
yöre yemeklerinden,
adet-gelenek-göreneklerimizden, halk
hekimliğinden, eğlencelerimizden, halk
hekimliğinden, halk oyunlarımız,
hikâyelerimiz, mahalli sanatçılarımız,
mahalli çalgılarımız, yöre giyiminden,
fıkra, şiir, masal ve efsanelerinden,
atasözleri, güzel sözler, deyimler ve
yöresel olarak kullanılan kelimelerden,
yöredeki el sanatlarından, kilim,
seccade, heybe, azık torbası, çul ve
dokumalardan söz edeceğiz. Kısaca size
folklordan; halk biliminden
söz
edeceğiz.
KÜLTÜREL
BİR ZENGİNLİĞİMİZ
Anamur Kaşdişlen Köyü (*)
Mersin'in Anamur ilçesinin sadece bir
köyünde Tahtacılar ikamet etmektedir.
Anamur'a 3 km uzaklıkta olan Kaşdişlen
köyü, bağlı bulunduğu ilçenin
kuzeydoğusunda yer almaktadır.
Köye ulaşım Anamur - yakın köyler
arasında 15 dakika aralıklarla işleyen
dolmuşlarla sağlanmaktadır.
Rakımı 10 - 15 m olan köy, yazları sıcak
ve nemli, kışları ılık ve yağışlıdır.
Köylüler, bu yerleşim biriminin 1900'lü
yıllarda Böyüncü İbrahim adındaki bir
kişi tarafından kurulduğunu, kendilerinin
de Aydın taraflarından buralara
geldiklerini söylemekte ve Aydın'dan
ayrıldıktan sonra sırasıyla Antalya,
Serik, Gazipaşa'da yaşadıklarını ardından
bir kısmının Anamur'da kaldığını bir
kısmının da Adana'nın Kozan ilçesine
kadar ilerlediğini, hatta Şam'a gidip
oraya yerleşenlerin olduğunu, sonra
tekrar Şam'dan buralara dönenlerin
bulunduğunu da belirtmektedirler.
Eskiden Anamur'un Ferizler köyüne bağlı
iken sonraları bu köyden ayrılıp ayrı
bir köy konumuna getirilen Kaşdişlen
köyünün ilk adı Dişlen'dir. Ancak
köylülerin yaz aylarında Anamur'a bağlı
Bozyazı kasabası sınırları içerisindeki
Kaş Yaylası'na çıkıp uzunca bir süre
orada kalmaları ve köyün çevresinde üç
tane diş şeklinde dağın bulunması (biri
kuzeybatısında ikisi kuzeyinde) eski
adın Kaşdişlen şeklinde
değiştirilmesinde etkili olmuştur.
Köyün bugünkü hane sayısı 150, nüfusu da
604'tür. Ancak çeşitli sebeplerden
dolayı köyden Erdemli'nin Akdeniz
Mahallesi'ne, Adana’nın Pozantı ilçesine,
ayrıca Almanya'ya ve orman işçiliğiyle
ilgili olarak Fransa'ya farklı yıllarda
gidenler olmuştur.
Köylülerin bugün % 98'i turfanda
seracılık ile, geri kalan % 2'si ise
orman işçiliğiyle geçimlerini
sağlamaktadır. Ormanda yaşayanlar yaz –
kış ayırımı yapmaksızın nerede iş
bulurlarsa oraya gitmektedir.
Köydeki 1964 - 1965 yıllarında yapılmış
okulda 1998 yılına kadar eğitim -
öğretim verilmiştir, ancak bu tarihten
sonra okul kapatılarak öğrenciler,
Anamur'a gönderilmeye başlanmıştır.
Köylülerin % 95'inin okuma yazması
vardır, hatta aralarında yüksek
öğrenimlerini tamamlamış olanlar ve
merkezde memur olarak çalışanlar da
bulunmaktadır.
Köylülerin bir kısmı yaz aylarında
yaylaya çıkma geleneğini bugün de devam
ettirmektedir, ancak eskiden olduğu gibi
Kaş Yaylası'na degil de Anamur sınırları
içerisindeki Abanoz Yaylası'na
çıkmaktadırlar.
Hacı Emirli Ocağı'na bağlı olup Aydınlı
Oymağı’ndan olan köylülerin dedesi
ölmüştür. Oğlunun da musahibi olmadığı
için bu görevi tam olarak yerine
getirememektedir. Cem evi de bulunmayan
köyde bugün musahipli kişilerin sayısı
çok azalmış, cuma akşamları törenleri de
düzenlenemez olmuştur.
(*) Kaynak: MERSİN TAHTACILARI,
Halkbilimi Araştırmlaları, Yard. Doç.
Dr. Nilgün Çıblak,
Ürün yayınları,
Eylül-2005, 364 Sf.(Yazı ilgili katabın
11. sayfasından alınmıştır.)
|